≡ Meganisi

Kendimizce hakedilmiş bir uykudan sonra sekiz gibi uyanıyoruz. Kahve keyfimizi yaparken yanımızdaki tekneler birer birer çıkıyor. Anlaşılan herkesin acelesi var. Neyimiz eksik deyip biz de demir alıyoruz.

İlk hedef Fermíkoula adacığı. Meganisi yolu üzerinde. Ada bile denmez. İrice bir kayalık. Ama muhteşem bir denizi var. Burada kahvaltı ve deniz molası veriyoruz. Bir kaç yelkenli tekne var. Bir de neredeyse balık istifi yüklü bir gezi teknesi gelip bir süre müşterilerini yüzdürüyor.

Biraz keyif yaptıktan sonra Meganisi adasının güneyine yönleniyoruz. Burada methedilen koylar var. Koylar çok korunaklı değil. Ama etkileyici kayalıklardan oluşuyor. Sert yamaçlar denize dimdik iniyor. Birkaç tane de mağara var. Bir turlayıp adanın kuzeyindek koylara yöneliyoruz.. Adanın kuzeyinde 5-6 tane körfezcik var. Hepsi çok korunaklı gözüküyor. Bir iki tanesine bakıp, fark yok deyip, Atherinos isimli koya girmeye karar veriyoruz.

Günün güzel haberi, otopilot sorunsuz çalışıyor. Dümen tutmadan yol yapmak keyifliymiş. Bazı şeylerin kıymetini, yokluğunda anlıyoruz.

Teknelerin çoğu kıçtan kara olmuş. Biz tembeliz, uzun koltuk halatıyla uğraşamayız deyip alargaya demir atıyoruz. Koyun ortasına uzanan bir sığlık var. Sığlıkdan sonra da çok hızlı derinleşiyor. Bu sığlıkla, kıçtan kara yapmış tekneler arasında salınabileceğimiz bir boşluk bulup demirimizi atıyoruz. Hemen bir kaç tane arı geliyor tekneyi kontrole. Aha, bu akşam da rahat yok. Ama ya bizi beğenmiyorlar, ya da bölge o kadar kötü değil. Aşırı bir rahatsızlık vermiyorlar.