≡ Torrevieja

Alicante'ye Salı varmak istiyoruz. (Bu İspanyollar Pazartesi günleri lokantaları açmıyorlar. Ne zaman bir pazartesi marinaya girsek aç kalıyoruz! Bi haftalık alarga periyodundan sonra çekilmez.)

Mar Menor'dan çıkışımızı Salı'ya bırakmayalım diyoruz. Köprü ilk saat 8'de açılıyor. Bugün öğleden sonra çıkıp hemen karşıdaki tonoz alanında kalmaya niyetleniyoruz. Köprüden geçip kanaldan çıkarken yol üzeirndeki alarga olanaklarına bakıyoruz. Hem şu anda esen tatlı rüzgar gece iyice kalacak, yarından biraz yol çalmak hoş olur. Hem de içerdeki deniz anaları buralara da taşmış.

Hemen yelkenleri açıp tatlı bir apaz seyirle 12 mil mesafedeki Torrevieja limanına yöneliyoruz. Burası mendirek içinde demirlemeye izin verilen büyükçe bir liman.

Ani karar değişiklikleri yemek planlarını da etkiliyor. Önce varır varmaz yaparız diye düşünürken, iyice acıkınca yolda güzel bir makarna patlatıyoruz.

Rüzgar bizi liman ağzına kadar getiriyor. Güneş batmaya yakın ama alarga alanı beklediğimizden kalabalık. Fakat gelenek değişmiyor, biz denize girip ortalığı toplayana kadar çoğu marinaya geri dönüyor.

Sakin bir gece geçiriyoruz. Sabahın köründe değil, ama kahvaltıyı yola bırakara demir alıyoruz. Yolumuz çok değil. Hava da çok sakin olduğu için yol üstünde Tabarca adasında bir yüzme molası veriyoruz. Gerçekten güzel bir ada. Vardığımızda muhtemelen sadece gece konaklamış olan tekneler var, ama kısa süre sonra günübirlikçi akını başlıyor. Bir süre keyif yaptıktan sonra bu çılgın kalabalığı geride bırakıp Alicante'ye doğru devam ediyoruz.