≡ Mazagon

10 Mayıs sabahı erkence bir saatte kalkıp halatlarımız çözüyoruz. İki haftanın sonunda çok sevdiğimiz bu nehre veda etmenin vakti geldi.

Nehir çıkışına kadar rahat bir şekilde geliyoruz. Fazla rüzgar yok, akıntı da leyhimize. Nehrin okyanusa ulaştığı noktada sular biraz karışıyor. Garip bir görüntü. Daha önce Culatra çıkışında da yaşamıştık. Önünüzde ciddi dalgalar görüyorsunuz. Sanki teknenin kafası vurup hızınız düşecekmiş gibi geliyor. Ama akıntı ile hiç hız kaybetmeden devam ediyorsunuz. Az bi sallıyor ama kısa sürede geçiyorsunuz karışık bölgeyi. Buna tersten girmeyi düşünemiyorum.

Açık denize çıkınca Mazagon'a doğru dönüyoruz. Fazla rüzgar yok, biz motora kuvvet. Biraz daha açıkta yelkenleri açık bir tekne var, ama hiç yol yapmıyor. Bazılarının sabrı sıkı oluyor...

... derken Rengin'in telefon çalıyor. Kanarya adalarında tanıştığımız, yılbaşında parti filan yaptığımız Mark ve Doro çifti arıyor. Bir kaç kere yazışmıştık, ama iki yıldır haber almıyorduk. Israrla da çaldırıyorlar. Açıyoruz, "acaba Gudiana nehrinden çıkan güzel tekne siz olabilir misiniz?" Yok artık! Evet, açıkta yelkenle debelenenler onlar. Hedefleri aynı, Mazagon. Akşam alargada buluşmak üzere sözleşiyoruz. 

Bi yarım saat sonra hafiften bir rüzgar geliyor. Vakit bol, biz de yelkenleri açıyoruz. Keyifli bir seyirle Mazagon önüne kadar geliyoruz. Akıntı ters olduğu için nehrin dışında demirlemeyi deniyoruz, ama dalgalar çok rahatsız edici. Marklar da gelince, akıntıya karşı içeri girmeye karar veriyoruz. Zaman zaman hızımız 2.5 knotlara kadar düşüyor ama mesafe fazla değil.

Nehrin içine girince dalgalar rahatlıyor, iki hafta önce attığımız yere demir atıyoruz. Akşam botu indirip Desiderata teknesine muhabbete gidiyoruz. Kolay değil, 4 yıllık hikayeler var karşılıklı birikmiş. Onlar da Sevilya yolcusu olduğundan çok da uzatmadan Nymphe'ye dönüyoruz. Yarın yolumuz uzunca...