≡ Marbella

Alargadaki gecemiz rahat geçiyor. Hatta sabah kalktığımızda beklediğimizden daha az rüzgar var.

Oyalanmadan demir alıp çıkıyoruz. Yolumuz 22 mil, ama erken varmak istiyoruz. Başta geniş apazdan güzel bir rüzgarımız var, ama iki saat sonra hem hızı düşüyor hem iyice pupalıyor. İkinci yarıyı motorla yapmamız gerekiyor.

Marbella'ya yaklaşırken Akdeniz'i hissetmeye başlıyoruz. Hızlı motorlar, parti modunda devasa katamaranlar, parasail çekenler vs... 

Marinada önceden yer ayırtmıştık. Telsizde anlaşmakta zorlansak da, resepsiyon iskelesine yanaşırken görevli gelip bizi esas yerimize yönlendiriyor. Kıç koltuklarımızı alıp tonoz halatını uzatıyor. Evet... gelgit etkisi kaybolur kaybolmaz, fingerli marinalar gidiyor, kirli tonoz halatları geliyor.

Bir de bu marina meşhur, tonoz mesafeleri kısa. Halatı zincirle bağlandığı noktaya kadar çekip bağlıyoruz. Arkamızdaki pay çok az, iyi bir dalgada veya batılı bir rüzgarda iskeleye çarparız. Çözümümüz var; zincirin 1.5 metre kadar ilersine kendi ipimizi bağlayıp, buna yükleniyoruz. Tekne rahatlıyor. (İpi bağlamak için önce tonoz zincirini balon mandarına bağlayı vinç ile bir metre kadar havalandıryoruz!) 

Marbella İspanya'nın Cost del Sol denilen güney kıyısında popüler bir tatil beldesi. Şehrin konumu harika, sırtını Sierra Blanca dağlarına yaslamış denize doğru uzanıyor.  Ama kıyı şeridi sıra sıra otelleri, restoranları ve beachleri ile klasik bir tatil yöresi görünümünde. Sezon daha tam başladı sayılmaz ama etraf baya kalabalık. Kalabalığın çoğu da Avrupalı turistler. Sahil şeridin hemen arkasında eski şehire ulaşmak mümkün. Eski şehir daracık taş yolları, güzel evleri, arada ufak meydancıkları ile çok güzel, ama Cem'in tabiri ile koca bir açık hava restoranına dönmüş neredeyse tamamı. Buraya iki gün yetecek gibi bizim için. Cuma Fuengirola'ya doğru yola çıkma konusunda hem fikiriz.